Öksüz Oğlan Çiçeğinin Hikayesini Biliyor Musun?
Bir Anadolu Masalı
Namı-ı diğer Kardelen Çiçeği.
Galanthus elwesiibilimsel adıyla bilinen ve botaniğe Türkler tarafından kazandırılan Kardelen çiçeği 1800'lü yıllarda İzmir'de buulunuştur ve şimdiye kadar bilinen 14 türü vardır.
Orta Asyanın steplerinden kendileriyle birlikte destanlar, masallar, efsaneler gibi kadim bir külliyatı da beraberlerinde getiren Türkler bu otu sadece botanik bilimine kazandırmakla kalmamış aynı zamanda edebi olarak da bu çiçeğe binlerce yıllık acılarından harmanladıkları dramatik anlamlar yüklemiş öyküler yakıştırmışlar.
İslamiyette önceki kadim Türk inanışlarından olan Şamanizmin ve Türklerdeki şifacılık uygulamaları, Bilge Şamanların doğanın dilinden anladıkalrı ve çiçeklerle otlarla ve diğer bitki ve hayvanlarla konuştukları bugüne kadar anlatıla gelmişler arasındadır. İslamın kabulünden sonra dahi kimi Türk ozanlarına çiçeklerin dilinden anladıkları ve onlarla konuştukları yönünde özellikler atfedilmiştir. Özellikle tasavvufi islamda Yunus Emre başta olmak üzere kimi dervişlerin çiçeklerle konuştukları ve onları sevdikleri armağan etme vb. gibi amaçlarla koparamadıkları anlatılır. Kuşkusuz islamdan sonra devam eden bu gibi olaylarda islam öncesi kadim Türk inanışlarının etkisi büyüktür. Hala evlerimizi işyerlerimizi süsleyen nazar boncuğu gibi.
Kardelen çiçeğine çeşitli yakıştımalar yapılması ve anlamlar yükenmesi kuşkusuz bu halk geleneğinin bir parçasıdır.
Kardelen Çiçeğiyle ilgili bilinen öykülerin başında güneşe aşık olduğu ve canı pahasına güneşi en erken onun görmek istediği ile ilgili olan öykü gelir.
Ancak bu yazıda ben genelde pek de bilinmeyen özeliikle orta anadoluda yaygın olan öyküden bahsedeceğim.
Kardelen Çiçeği Anadolu'da öksüz oğlan çiçeği olarak da bilinir. Daha yerlerden kar kalkmadan baharın başlangıcında tabiata hayat veren güneş yavaş yavaş kendini göstermeye başladığında toprak hafiften yumuşamaya başladığında Ocak sonundan başlamak üzere şubat sonu, mart ayı başlarına kadar geçen sürede görülen bu güneşli ve havanın az da olsa ısındığı döneme yalancı bahar denir. İşte tam da bu yalancı bahar döneminde, toprağın altınaki tohmlar baharın gelmesini ve toprağı delerek yeryüzünü renklendirmeyi beklerler ancak diğer tohumlara ataları sıkı sıkı tembihlemiştir ki bahrdan önce bir yalancı bahar yaşanır güneş açar havalar ısınır ancak ardından yine sert bir kış bastırır, işte bu yalancı bahrdır ve buna kanmayasınız derler. Atalarından bu bilgiyi alan tohumlar yalancı bahara kanmazlar ve toprağın altında diğer bir deyişle toprak ananın rahmindeki bekleyişlerini sürdürürler. Ancak biri vardır ki onu kimse yalancı bahara karşı uyarmamıştı.
Kardelen doğan güneşe aldanır, lakin güneşin kabahati yoktur bu işte, deli cesaretini toplar ve karları yararak günyüzüne çıkar güneşle hasbihal eder. Güneşi ilk gören çiçektir ve insanlara kendisinden sonraki baharı müjdeler lakin kendisi bilmez bunu, yeryüzündeki günlerini yegane bahar zannederek çıkar ana rahminden. Çıkar ve etrafına şöyle bir bakar ki kendinen başkası yok etrafta, diğer tohumlar hala toprağın altında. İçine bir burulk çöker başı hafifçe öne eğilir, daha sonra insanoğlu gelir başına onun cesaretini kutsar, cesaretine övgüler düzer lakin bunun yalancı bahar olduğunu da insanoğlu fısıldar kulağına usulca. Bunu duyan kardelenin boynu iyice bükülür önce ama yine de çıkmıştır artık yuvasından aldırış etmeden açmaya devam eder.
İnsanoğlu kardelene sorar; sana bunun yalancı bahar olduğunu söyleyen olmadı mı ey güzel çiçek
Kardelen bunun üzerine cevap verir kimi kimsesi olmadığını söyler.
Bunun üzerine insaoğlu bu çiçeği kendi kavimleri arasındaki öksüz çocuklara benzetir, zira öksüz çocukların hayatı da böyledir ya..
Açar ve güneşi selamlar, topraktan sonra bunun yalancı bahar oduğunu öğrense de artık öksüz oğlan çiçeği sadece kalan günlerinin keyfini çıkarır güneşle.
Karları delerek soğuğa kışa meydan okuyarak güneşi görmek için toprağı ve karı delecek cesarete de öksüz oğlan cesareti denir ya da kardelen cesareti.
Sonra günler geçtikçe bulutlar kaplar gökyüzünü, sıcaklıklar düşer, güneş görünmez olur kardelen de yavaş yavaş ömrünü tamamlar, öksüz oğlan çiçeği belki öksüz olmasının ve bilgisizliğinin belki de deli cesaretnin verdiği güçle bir sembole bir haberciye dönüşür. İnsalığa ve tüm canlılara baharın gelişini, tabiatın canlanmasını, yeryüzünün yeniden canlanacağının müjdesini verir, kendisi ise bunu göremez yalancı baharla yetinir...
Yunus Nadi Erdal
Güncelleme 2021 Aralık:
Merhaba, çok yakında türk&anadolu şaman kültüründe büyük önemi ve kutsiyeti olan "ilerzik otu" ile ilgili yazı ve video çalışmalarımı yayınlayacağım. Uzun süredir anadolunun çeşitli köylerinde eski şaman inanışlarının ve mistik türk inanışlarının izlerini sürüyorum.
Çok yakında bu blogda çalışmalarımı paylşacağım.
Bana ulaşabilirsiniz: yunusnadierdal@gmail.com
Merhaba aslında buraya yasal haklarımla ilgili ciddi ve gayet resmi bir yazı yazabilirim ama bunu yapmak istemiyorum. Yazılarımın yazılı iznim olmadan kopyalanmasını ve çalınmasına izin vermiyorum. Özellikle, Onedio, Listelist vb popüler sitelerde yazarlık yapan bazı vasıfsız kişiler böyle bizim gibi kenarda köşede yazan yazarların yazılarını anında cntl+c cntrl V ikilisiyle iki saniye bile sürmeden kendi sitelerinde yayınlıyorlar görmeyeceğimizi düşünerek. Böyle bir şey yaşanmasını asla temenni etmemekle birlikte yaşanması durumnda oluşacak ihtilaflarda İstanbul Fikri Sınai Haklar Mahkemesinde şikayetçi olacağımı ve hakkımı aramaktan geri durmayacağımın bilinmesini isterim.
Merhaba aslında buraya yasal haklarımla ilgili ciddi ve gayet resmi bir yazı yazabilirim ama bunu yapmak istemiyorum. Yazılarımın yazılı iznim olmadan kopyalanmasını ve çalınmasına izin vermiyorum. Özellikle, Onedio, Listelist vb popüler sitelerde yazarlık yapan bazı vasıfsız kişiler böyle bizim gibi kenarda köşede yazan yazarların yazılarını anında cntl+c cntrl V ikilisiyle iki saniye bile sürmeden kendi sitelerinde yayınlıyorlar görmeyeceğimizi düşünerek. Böyle bir şey yaşanmasını asla temenni etmemekle birlikte yaşanması durumnda oluşacak ihtilaflarda İstanbul Fikri Sınai Haklar Mahkemesinde şikayetçi olacağımı ve hakkımı aramaktan geri durmayacağımın bilinmesini isterim.
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSildaha fazla anadolü folklor içerği için bana ulaşabillirsiniz. ciddi bir arşivim var.
YanıtlaSilyunusnadierdal@gmail.com